Gelecek dünde kaldı cancağızım
20 Ocak 2021, Çarşamba 10:37Mevlana öyle diyordu: “Düne dair ne varsa dünde kaldı cancağızım, şimdi yeni şeyler söyleme zamanıdır.” Şimdi “yeni normal” zamanın “yeni artırılmış gerçeklik” döneminde, “Gelecek dünde kaldı cancağızım, şimdi yeni şeyler söyleme zamanıdır.”
2022’nin senaryoları değil; 2023, 2050 senaryoları da hazır. Bu “tul-i emel”ler uğruna birçok planlar yapıyorlar. Bunlar insanlığın hayrına iyi niyetli düşünceler olsa neyse ama, birçoğu “Tanrılarının elinden ekmeği ve bilgiyi çalmak ve onu kendileri lehine bir şarta zorlamak” anlamına gelen işler. Onların bir planı varsa Allah’ın da bir hükmü vardır. Zamanın sınırlarını aşıp geçmişe ve geleceğe gitme arayışı içinde insanoğlu. Zamanda yolculuk, uzun zamandır Hollywood’un ilgi alanında olan bir konu.
Aslında zaman maddenin ruhudur. Maddeyi görüyorsunuz ama zamanı görmüyorsunuz. Aslında biz mekan olarak kainatın neresindeyiz, nereden gelip nereye gidiyoruz, bize kutsal metinlerde söylenenlerin dışında fazla bir bilgiye sahip değiliz. Sürekli ilerleyen ve genişleyen bir mekanda baş döndürücü bir hızla yolculuk ediyoruz. Eğer yaşadığımız zaman boyutunun dışında bir zaman boyutunda bir yolculuk mümkünse, mesafenin uzaklığının bir anlamı da kalmayacak. Tıpkı İsra’da olduğu gibi, tıpkı Hz. Süleyman örneğinde olduğu gibi, tıpkı Hz. Musa ve Hızır AS’nin yolculuklarında olduğu gibi. Ashabı Kehf ve Üzeyir AS örneğinde olduğu gibi.
İnsanoğlu mucizedeki keramete, vehbi yoldan olduğu gibi ilimle, esbaba tevessül” yoluyla kesbi yoldan da ulaşmaya çalışmıştır. Bu çabaları bazan onları isyana götürmüştür. Kimi İlahlık ve Rablik taslamış, kimi, daha büyük hakikatler karşısında acziyetini görüp Allah’ın azametine ilmel yakin şahidlik edip, kulluğa dönüş yapmıştır.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.
Facebook Yorum